TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Ülkemizde yeterli sayıda kurbanlık bulunmaktadır

TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Ülkemizde yeterli sayıda kurbanlık bulunmaktadır

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı
Şemsi Bayraktar, bu yıl yaklaşık 960 bin büyükbaş, 2 milyon 800 bin küçükbaş olmak
üzere toplam 3 milyon 760 bin kesim yapılacağının tahmin edildiğini bildirdi.
Kurban kesmenin, dinî bir vecibe olmasının yanı sıra çeşitli ekonomik
faaliyetleri de içinde barındıran bir ibadet olduğunun altını çizen Bayraktar, “Allah’ın
rızasını kazanmak için yapılan bu ibadetin dinî açıdan belirli kuralları olduğu gibi
ekonomik açıdan da yasal ve etik kurallara uygun olması gerekir” dedi.
Bayraktar, her yıl olduğu gibi bu yıl da kurbanlık fiyatlarının illere ve bölgelere
göre farklı olduğunu bildirdi ve şöyle devam etti:
“Kimi yerlerde canlı ağırlık ve karkas fiyatı üzerinden, kimi yerlerde ise canlı
hayvan üzerinden pazarlıkla satılmaktadır. Özellikle büyükşehirlerde son zamanlarda
kesim fiyatı da hayvan satış fiyatına dâhil edilmektedir. Ziraat Odalarımızdan
aldığımız bilgilere göre, kurbanlık hayvan fiyatları; illere, canlı ağırlığa ve ırkına göre
değişmektedir. Fiyatlar, büyükbaşta inek, düve, tosun, küçükbaşta ise koyun, koç,
toklu ve keçi olmasına göre farklılık göstermektedir.”
2
“Geçen yıla göre fiyatlar, büyükbaşta yüzde 19,73, küçükbaşta ise yüzde
17,33 oranında artmıştır”
Bayraktar bu yıl ülkemizde ortalama kurban fiyatlarının, hayvan başına
büyükbaşta 6 bin 500 ile 35 bin lira, küçükbaşta ise bin 300 lira ile 5 bin lira arasında
olduğunu açıkladı ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Canlı ağırlık fiyatı da kilogram başına büyükbaş hayvanlarda 24 ile 35 lira,
küçükbaş hayvanlarda ise 24 ile 40 lira arasındadır. Bu fiyatlar bayram yaklaştıkça ve
talebin durumuna göre de değişecektir.
Ülkemizdeki ortalama fiyatlara bakıldığında, büyükbaş hayvanların canlı ağırlık
kilogram fiyatının 29 lira 46 kuruş, küçükbaş canlı ağırlık kilogram fiyatının ise 33 lira
36 kuruş olduğu görülmektedir.
Ortalama fiyatlar, geçen yıla göre, büyükbaşta yüzde 19,73, küçükbaşta ise
yüzde 17,33 oranında artmıştır. Ortalama fiyat kilogram başına büyükbaşta 24 lira 61
kuruştan 29 lira 46 kuruşa, küçükbaşta 28 lira 43 kuruştan, 33 lira 36 kuruşa
çıkmıştır.
Satışların en fazla olduğu üç büyük ilimizde canlı kilogram olarak büyükbaş
hayvan fiyatları, İstanbul’un Avrupa ve Anadolu yakasında 32 ile 35 lira, Ankara’da
26 ile 30 lira, İzmir’de ise 24 ile 35 lira arasında değişmektedir.
Canlı kilogram olarak küçükbaş hayvan fiyatları, İstanbul’un Avrupa ve
Anadolu yakasında 35 ile 40 lira, Ankara’da 30 ile 36 lira, İzmir’de ise 25 ile 40 lira
arasında seyretmektedir.”
“Ülkemizde yeterli sayıda kurbanlık bulunmaktadır”
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın, bu yıl için kurbanlık vasfı taşıyan 1 milyon 350
bin büyükbaş, 3 milyon 700 bin küçükbaş olmak üzere toplam 5 milyon civarında
kurbanlık bulunduğunu açıkladığını hatırlatan Bayraktar, geçmiş yıllardaki verileri
paylaştı:
“Ülkemizde Kurban Bayramlarında daha önceki yıllarda kesilen hayvan
sayılarına bakıldığında, 2015 yılında 867 bin büyükbaş, 2 milyon 700 bin küçükbaş,
2016 yılında 920 bin büyükbaş, 2 milyon 950 bin küçükbaş, 2017 yılında 817 bin
büyükbaş, 2 milyon 720 bin küçükbaş, 2018 yılında 866 bin büyükbaş, 2 milyon 700
bin küçükbaş, 2019 yılında 800 bin büyükbaş, 2 milyon 682 bin küçükbaş ve 2020
yılında ise 960 bin büyükbaş, 2 milyon 800 bin baş küçükbaş hayvan kurban olarak
kesilmişti.
Son yıllardaki kurban satışları göz önüne alındığında, 2021 yılında da geçen
yıla yakın bir oranla 960 bin büyükbaş ve 2 milyon 800 bin küçükbaş olmak üzere
toplam 3 milyon 760 bin kesim yapılacağı tahmin edilmektedir.”
“Yem fiyatları son bir yılda yüzde 100’ü geçen oranda arttı”
“Hayvancılığın en önemli girdisi yemdir” diyen TZOB Genel Başkanı Bayraktar,
“Yem fiyatlarındaki artış hayvansal üretimi ve fiyatları da ciddi anlamda
etkilemektedir” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yem fiyatları haziran ayı itibariyle geçen yıla göre yüzde 100’e varan
oranlarda artmıştır.
Bir yıllık dönemde yem hammaddelerinin ortalama fiyatı ton başına; Arpada
yüzde 103,5 artışla bin 300 liradan 2 bin 645 liraya, mısırda yüzde 80,7 artışla bin
370 liradan 2 bin 475 liraya, buğday kepeğinde yüzde 88,5 artışla bin 170 liradan 2
bin 205 liraya, pamuk tohumu küspesinde yüzde 86,7 artışla bin 500 liradan 2 bin
800 liraya, kırık buğdayda yüzde 70,9 artışla bin 410 liradan iki bin 410 liraya, besi
yeminde yüzde 62,2 artışla bin 811 liradan 2 bin 938 liraya, samanda yüzde 34,5
artışla 782 liradan bin 52 liraya yükseldi.
3
Yem fiyatlarında yaşanan bu anormal artışlar üreticilerimizi sıkıntıya
sokmuştur. Dolayısıyla maliyetler kurbanlık fiyatlarını da etkilemiştir. Ama bu fiyatlara
yeterince yansıtılamamıştır.”
“Kurban Bayramı ekonomik hareketliliğin olduğu bir dönemdir”
Bayraktar, Kurban Bayramı için milyonlarca hayvanın besiye alındığını, uzun
süre beslendiğini ve 4 gün gibi kısa bir sürede kesildiğini hatırlatarak, “Bu süreç
ekonomik olarak ciddi bir hareketlenmeye de yol açmaktadır. Üreticilerin besi amaçlı
hayvan alımları, beslenen kurbanlıkların satışları, yem, veteriner hizmetleri,
hayvanların satış merkezlerine nakilleri, satış yeri kiraları, kişisel masraflar, kasap
kesim ücretleri, sakatat ve derilerin satılmasına kadar birçok ticari faaliyet bu
dönemde yapılmaktadır” dedi.
“2021 yılında kurbanlık hayvanlara 17,8 milyar lira ödeneceği tahmin
edilmektedir”
Ortalama 400 kilogram canlı ağırlığa sahip büyükbaş hayvanın canlı ağırlık
kilosunun 29,46 lira civarında satılacağı tahmin ettiklerini açıklayan Bayraktar,
sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bayram süresince kesilecek yaklaşık 960 bin büyükbaş hayvana ödenecek
para 11 milyar 312 milyon 640 bin lirayı bulacaktır.
Bir küçükbaş hayvanın ortalama 2 bin 300 liradan satılacağı düşünüldüğünde
kesilecek 2 milyon 800 bin küçükbaş hayvana ödenecek para ise 6 milyar 440 milyon
liranın üzerine olacaktır. Toplamda kesilecek yaklaşık 3,8 milyon kurbanlığa ise
vatandaşlarımız 17,8 milyar lira para ödeyeceği beklenmektedir.
Ayrıca resmi açıklamalara baktığımızda ülkemizde bu yıl Kurban Bayramı’nda
kesileceği tahmin edilen hayvan sayısından daha fazla kurbanlık bulunmaktadır. Bu
durum vatandaşlarımızın kurbanlık hayvan bulmasında sıkıntı yaşamayacağını
göstermektedir. Ziraat Odalarımız ile yaptığımız görüşmeler de bunu destekler
niteliktedir. Yani vatandaşlarımızın kurbanlık hayvan temini konusunda endişe
etmelerine gerek yoktur.”
“Ekonomiye kazandırılacak tahmini deri satış değeri 142,1 milyon lira”
Bu süreçte bir diğer önemli konulardan birisinin de kurban derileri olduğunu
vurgulayan Bayraktar, kurbanların işin ehli kişiler tarafından kesilmesi durumunda
deriden ekonomiye kazandırılacak gelirde kayıplar yaşanmayacağını belirtti ve şöyle
devam etti:
“Standartlara uygun kesilmiş ve tuzlanmış yaş koyun derisinin adeti ortalama
12 liraya satılmaktadır. 2 milyon 800 bin küçükbaş hayvan kesileceği
düşünüldüğünde küçükbaş hayvanların derilerinin ekonomik değeri yaklaşık olarak
33 milyon 600 bin lirayı bulmaktadır.
Diğer taraftan 400 kilogramlık bir sığırdan ortalama 30 kilogram deri
çıkmaktadır. Standartlara uygun, tuzlanmış sığır derisinin kilosunun 5 lira olduğu göz
önüne alındığında kesilecek 960 bin büyükbaş hayvandan elde edilecek derinin
değeri 144 milyon liraya ulaşacaktır.
Böylece kurbanlıklardan toplam 177 milyon 600 bin liralık deri geliri elde
edilecektir. Fakat kurbanlıklar çoğu yerde ehil olmayan kişiler tarafından kesildiği için
maalesef deride yüzde 20 civarında ekonomik kayıp oluşmaktadır. Toplam kaybın
35,5 milyon lirayı bulduğu tahmin edilmektedir. Buna göre, kayıplar nedeniyle,
Kurban Bayramı’nda ekonomiye kazandırılan deri satış değeri 142,1 milyon lira
civarındadır.”

4
“Hayvan pazar yerlerindeki çadır kiraları hala çok yüksek”
Kurbanlık satmak isteyen üreticilerin, büyükşehirlerde kurulan satış yerlerine
çadır kirası ödediğini hatırlatan TZOB Genel Başkanı Bayraktar, bu fiyatların da illere
ve ilçelere göre farklılık gösterdiğini belirterek, şu bilgileri paylaştı:
“Kurban çadırlarından yüksek ücretler alınmaması yönünde belediyelere her
yıl çağrıda bulunmamıza rağmen, ne yazık ki bu yüksek fiyat uygulaması devam
etmektedir.
Kurban satıcıları 15 gün kaldıkları sürede; Ankara’da 4 bin lira ile 6 bin 500
lira, İstanbul’da 16 bin lira ile 22 bin lira, İzmir’de 5 bin lira ile 7 bin 500 lira arasında
çadır kirası ödemektedirler.
Bu konudaki talebimizi tekrarlamakta fayda görüyoruz. Hayvan satış yerleriyle
ilgili olarak Belediye Başkanlarımız mümkünse buralardan ücret almasınlar ya da
uygun fiyattan kiralasınlar.
Üreticiler Türkiye’nin dört bir yanından kurbanlıklarını şehirlerdeki kurban satış
yerlerine nakletmek için de nakliye parası ödemektedir. Bu yıl geçen yıla göre nakliye
ücretlerinin yüzde 56’lara varan oranda artmıştır. Örneğin, 25 büyükbaş hayvanın
nakliyesi için üreticiler Kars’tan Ankara’ya 9 bin, Bursa, İstanbul ve İzmir’e 12-13 bin
lira arası ödeme yapmaktadır.
Üreticiler, ayrıca sattıkları hayvanları, alıcıların kesim yapacakları yerlere
taşımakta, bunun için de ilaveten para harcamaktadır. Bu yüzden özellikle Kurban
Bayramı döneminde, talebe bağlı olarak artan nakliye fiyatlarının kurban satış
fiyatlarına etkisini azaltabilmek için mutlaka denetimler yapılmalı ve fırsatçılık
yapılmasına imkân verilmemelidir.
Unutmayalım ki, maliyetler ne kadar çok düşerse hem üreticinin hem de
tüketicinin kesesine o kadar olumlu yansıyacaktır.”
“Kasaplara bu yıl ödenecek tahmini ücret 664 milyon lirayı bulacak”
Bayraktar, Kurban Bayramı’nın son yıllarda kasaplar için önemli bir gelir kapısı
olduğunu belirtti ve şu detayları paylaştı:
“Kasaplar, hayvanları kesme, yüzme, parçalama gibi işler için yapılan işe göre
farklı ücretler almaktadır. Kimileri kurbanı sadece kesip dörde bölmektedir, kimileri ise
daha ayrıntılı parçalamaktadır. Kasaplar bu işlemler için küçükbaşta ortalama 200
lira, büyükbaşta ise ortalama 800 lira civarında ücret almaktadır.
Büyükbaş hayvanlarının yarısının kasaplar tarafından ücreti mukabilinde
kesileceği tahminiyle, 480 bin büyükbaş hayvan için kasaplara ödenecek tutar 384
milyon liradır.
Aynı şekilde küçükbaş hayvanların yarısının kasaplar tarafından kesileceği
hesabıyla 1 milyon 400 bin küçükbaş hayvan için kasaplara ödenecek tutar 280
milyon liradır. Buna göre, bu bayram kasapların kazancının toplamda 664 milyon
lirayı bulması beklenmektedir.
Kelle, işkembe, bağırsak gibi sakatatlar kurban kesenler tarafından
alınmamakta, kesim yerlerine veya toplayıcılara bırakılmaktadır. Bu da ciddi bir
ekonomik değer oluşturmaktadır.”
“Vakıf, dernekler ve marketler aracılığıyla yapılan vekâletle kesimlerde
üreticilerimize destek olunmalıdır”
Kurban Bayramı döneminde birçok dernek ve vâkıfın, vatandaşlarımızın aldığı
vekâletle onlar adına kurban kestirdiğini hatırlatan Bayraktar, bu kuruluşların
üreticilerimizden kurbanlık hayvan almalarının olumlu bir gelişme olduğunu belirtti.
Bayraktar şöyle devam etti:
5
“Yapılan toplu alımlarda fiyatlar düşük tutulmaktadır. Hem üreticinin hem de
tüketicinin hakkını korumak adına bu konuda adım atılmalı ve makul fiyat politikası
uygulanmalıdır.
Küçük ve orta ölçekli hayvan üreticileri başta olmak üzere bütün üreticilerimizin
masraf ve emeklerinin karşılığını alması sağlanmalıdır.
Ülke içindeki ve dışındaki muhtaç Müslümanlara yapılacak her kuruş yardımın
daima destekçiyiz. Ancak şunu da unutmamız gerekir. Kurban kesimini yurt içinde
yapıp, yurt dışındaki Müslümanlara gönderirsek üreticimizi ve hayvancılığımızı
korumuş oluruz.
Tüm dernek ve vakıflardan bu hassasiyete uyarak Müslüman kardeşlerimiz
için aracılık yapmalarını beklemekteyiz.”
“Kurbanlık ekonomisi yasal çerçeveye oturtulmalıdır”
Bayraktar, “Vakıflar, dernekler, marketler aracılığıyla ve bireysel gerçekleşen
kurbanlık hayvan satışlarına bağlı olarak hayvan pazarları, hayvan kesimleri, nakliye,
teslimat, deriyle ilgili işlemler gibi birçok ekonomik faaliyet bir haftadan daha kısa bir
sürede gerçekleşmektedir” dedi. Bayraktar ayrıca kurbanlık ekonomisinin yasal bir
çerçeveye oturtulması gerektiğinin altını çizerek şöyle devam etti:
“Toplu kesime ve vatandaşın vekâletine talip olan bu kuruluşların
üreticilerimizden toplu hayvan aldığı bilinmektedir. Yalnız piyasa gerçekleriyle
uyuşmayan düşük fiyatlardan toplu alınan hayvanlar yüzünden üreticilerimiz mağdur
olmaktadır. Ayrıca vakıf ve derneklerin yurtdışı fiyatlarını ülke içi fiyatlarına göre
daha düşük tuttuğu görülmektedir. Bu fiyatlar birçok vatandaşımızın ucuz diye oralara
yönelmesine neden olmaktadır. Bu da iç pazar satışlarını olumsuz etkilemektedir.
Hükümetimizin yoğun emek verilen ve yüksek meblağların döndüğü bir faaliyet
alanını daha kapsamlı bir yasal çerçeveye oturtması gerekmektedir.
Bu kapsamda hazırlanacak “kurbanlık ticaretinin düzenlenmesi” mevzuatıyla:
-İl/ilçe düzeyinde kurulacak ve içerisinde Ziraat Odası, Ticaret Borsaları,
Üretici Örgütleri, Tarım ve Orman Bakanlığı il/ilçe müdürlükleri ve ilgili diğer
paydaşların olduğu komisyonlar kanalıyla üretici maliyetlerini dikkate alan bir ‘taban
fiyat’ belirlenmelidir.
-Toplu alım yapacak vakıf, dernek ve marketlerin bu fiyatın altında alım
yapması önlenerek üreticilerimiz korunmalıdır. Vakıf ve dernekler kesim öncesi
belirledikleri alım miktarlarını Bakanlığa bildirmelidir. Ne kadar hayvanı nereden, kaç
liraya aldığını, hayvan küpesi kayıtlarıyla birlikte, vekâletle kestirdiği hayvanlardan
elde edilen etleri nasıl dağıttığını belgelemesi istenmelidir. Böylece kayıt dışılık
engellenecektir.
-Kasapların kurbanlık kesim ücretleri bu komisyon kanalıyla belirlenmeli ve
ücrete uyumun sağlanması denetlenmelidir.
-Vakıf ve derneklerin yurtiçi/yurt dışı olarak tek fiyat belirlemesi sağlanmalıdır.
-Kurbanlık hayvan pazarlarındaki çadırların belediyeler tarafından makul
ücretle kiraya vermesi sağlanmalıdır.
-Kurban satış döneminde nakliye bedellerine standart getirilmeli, fahiş fiyat
artışları önlenmelidir.”
“Et ve Süt Kurumu bayram sonrasında elde kalan hayvanları uygun bir
fiyata almalıdır”
Bayraktar, üreticilerden, bu yıl satışlarının geçen yıla göre daha yavaş
seyrettiği bilgisi aldıklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
6
“Temennimiz talebin canlanarak satışlarda beklentilerin karşılanması,
üreticilerin hayvanlarının tamamını uygun fiyata satarak emeklerinin karşılığını
alması, tüketicilerimizin de makul fiyatlardan alım yapmasıdır.
Satışların beklendiği gibi gerçekleşmemesi durumunda bayramda satılamayan
hayvanlar, Et ve Süt Kurumu tarafından üreticilerin yaptığı ‘ek masraflar’ da dikkate
alınarak uygun fiyattan satın alınmalıdır.
Her yıl Kurban Bayramı’nı sabırsızlıkla bekleyen üreticiler, bu yıl pandemi
nedeniyle talebin daralmasından endişe etmektedirler. Kurban pazarlarındaki
hareketliliğin geçmiş bayramları aratmamasını, üreticilerin emeğinin karşılığını
almasını istiyoruz.”
“Pandemiyle mücadele sürerken Kurban Bayramını idrak edeceğiz”
Bu yılda Kurban Bayramı’nın, pandemiyle mücadele sürerken idrak edileceğini
belirten TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, üretici ve vatandaşlara büyük
sorumluluk düştüğünü vurguladı. Sözlerine şöyle devam etti:
“Pazarlarda belediyelere, üreticilerimize ve vatandaşlarımıza her zamankinden
daha büyük bir sorumluluk düşmektedir. Alışveriş yaparken önce sağlığımızı
düşünmek zorundayız.
Kurban pazarlarında ve kesim yerlerinde hijyen tedbirlerine her zamankinden
daha fazla hassasiyet gösterilmelidir.
Üreticilerimiz ve vatandaşlarımız sosyal mesafe kurallarına uymalı, maskelerini
mutlaka takmalı ve kişisel hijyene dikkat etmelidir.
Bu yıl da pazarlığımızı birbirimize dokunmadan sözlerimizle ve gözlerimizle
yapalım. Kendimizin ve sevdiklerimizin sağlığını tehlikeye atmayalım.
Üreticisinden tüketicisine bütün vatandaşlarımızın yaklaşan Kurban
Bayramlarını kutluyor ve bu mübarek günlerin ülkemize bereket getirmesini diliyoruz.”

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ