KUR’AN – DEMOKRASİ

KUR’AN – DEMOKRASİ

zekerriya

HÜR DÜŞÜNCE                                                                       ZEKERİYYA İLLEEZ

Zekeriyya_illeez@mynet.com                                        Em.Uz.Sosyal Bil.(Tarih)Öğretmeni

                                                  KUR’AN – DEMOKRASİ

          Kur’an;İlahi kaynaklı olup,Hz. Muhammed Efendimize gönderilen,insanları iyiye,güzele,doğruya yönelten kitaptır.

          Allah insan akıl ve düşünce vermiştir. İnsanlar akıl ve düşüncesiyle karar verip,hayatını düzenlemektedir.

          Kur’an kişiye ve vicdana hitap eder. Kur’an Allah’ın emir ve yasaklarını ihtiva eder.

          Kur’an (din) devlet düzenini belirlemez,insanların yaşayışını ifade eder.

          Kur’an insanların akıl ve düşüncesiyle karar vermesi için baskı ve zorlama olmadan tercih imkanı sunar.

          Kur’an Allah’ın kelamı olarak;İblis’in yolu Şeytani,İslam’ın yolunun Rahmani olduğunu ifade ederken,tercihi insanın kendine bırakır,emir ve yasaklarıyla da insanları iyiye,güzele,doğruya yöneltir.

          Geçmişte insanlar bir çok devletler kurmuşlardır. Zaman içinde toplumların gelişimi devletlerin de şeklini belirtmiştir.

          İnsanlık klandan,kent-site,feodalite(Derebeylik),krallık,imparatorluk,daha sonra da en gelişmiş demokratik toplum olan millet gerçeğine ulaşır.

          Toplumların yapısı devletlerin yapısını da ifade eder. Günümüze kadar güç-hakimiyet (siyasi),basit-birleşik (hukuki) yapılarına göre  devletler ,toplumların durumunu da belirtmiştir.

          Millet gerçeğine ulaşan  toplumlar,hakimiyetin millete ait olduğu gerçeğini ifade eden demokrasi rejimini kabul ederler.

          Demokrasi dışı rejimler totaliter rejimlerdir. Siyasi yapılarına göre bunlar Monarşik,Oligarşik,Teokratik yapılanmalardır.

          Her devlette din olayı vardır. Dinlere eşit mesafelerde olan,eşit şartlar ve imkanlar sunan yapı laik demokratik yapıdır.

          Dinsiz milletlerin yaşaması ve devamı zordur. Din siyasilerin amaçlarına ulaşmak adına isitismar edilirse,kullanılmış olur. Halkın dini duygularını sömürerek iktidar olanlar diktatörlüğe giderler.

          Halk dini,siyasi,makam amaçlı kullanırsa; din yaşanan değil çıkar için kullanılan araç haline gelir.

         Belirli güçler hakimiyet ve güç bende anlayışı uğruna dini söylemlerle ( şayet okumamış,boş bardak gibiyse tam kıvamında) halkı motive eder. Beyinler yıkanır.Öyle ki halka yapılan telkin ve propagandalarla;halk düşünemez,sorgulayamaz,fikir üretemez;sadece dinler,kabul eder.Biada alışır,hazırcı olur.

          Sadece alıcı ve hazırcı olan halk çıkarcı olmaya başlar. En küçük çıkara bile razı olur. İşte o zaman insanın beyni esir,ruhu köle,bedeni ceset haline gelir. Yöneten,yönetilen gaflet,dalalet ihanet içinde olabilirler. Dürüst,vatansever insanlar aldatılıp,kandırılır. Yalan,talan içinde olanlar muktedir ve mutlu olurlar. Dürüst ve vatanseverler etkisiz hale getirilir yada bir olaya tuzaklanır,kodese atılır. İşte böyle durumlarda adalet güce göre şekil alır.

          Dini yaşayan değil onu ikbali için kullanan militanlaşmış kafalar,köhneleşmiş örümcek kafalar,yobazlar;sanki kendilerinden başka Müslüman yokmuş gibi Kur’an var iken demokrasiye ne gerek var diyerek dini duygularını sömürüp,kullanırlar.

         Art niyetli,dini literatüre dayanan,totaliter anlayışta diktatörlük kurmak için demokrasinin nimetlerini araç olarak kullanırlar. Yani işlerine,amaçlarına uygun durum oluştu mu, demokrasi…! Bir müddet sonra dini tandastlı söz ve davranışlar,devletin temel amaç ve değerleriyle oynamaya başlarlar.

          Öyle ki kalıplaşmış,hapsedilmiş ve esir alınmış beyinler emrinde,iradeler her zaman kullanılmaya hazır vaziyette,mütedeyyin insanların sırtından dünyayı kendilerine cennet,halka zulmeden cehennem hayatı yaşatırlar. Özellikle kadınlar bundan daha çok pay alırlar.

          Ülkede bir takım olayları kendi amaçları doğrultusunda kullanarak,demokrasi havarisi kesilirler. Hatta demokrasiyi tasvip etmediği halde demokrasi nöbetleri tutarlar. Ama söyledikleri Kur’an var ya demokrasiye ne gerek var gibi sözleriyle çelişkiye düşerler. Bu tutarsızlık hem kişinin kendine hemde ülkeye zararlıdır.

          Hür insan,hür düşünce,hür fikir,hür irade içinde olan yerde demokratik değerler yaşanır.

          ALLAH ADİL OLAN,GÜZEL AHLAKA SAHİP OLAN YÖNETİCİLERİ SEVER.

          ALLAH HER ŞEYE KADİR VE HAKİMDİR.

          ALLAH SONUMUZU HAYIR ETSİN.

 

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 1 YORUM
  1. Zekeriyya İlleez dedi ki:

    Demokrasiyi amaç değilde araç olarak görürsen,işine geldiği zaman demokrasi dersen,kendi kendinle çelişkiye düşersin. Demokrat olmak kolay değildir! Selamlar.

BİR YORUM YAZ