2021 DE 23 NİSAN

2021 DE 23 NİSAN

HÜR DÜŞÜNCE                                                                             ZEKERİYYA İLLEEZ

                                                                    2021 DE 23 NİSAN

          23 Nisan 1920 de TBMM’si dualar ve hamd-ı senalarla açılmıştır.

          Birinci Dünya savaş’ından sonra 30 Ekim 1918 de Mondros Ateşkes Antlaşması yapılmıştır. Mustafa Kemal Mondros Ateşkes Antlaşmasını tepki koymuş,kabul etmediğini beyan etmiştir. Nitekim İstanbul’a 13 Kasım 1919 da geldiğinde Boğaza-Haliçe demirlenmiş olan İngiliz,Fransız ve İtalyan gemilerini görünce “Geldikleri gibi giderler” diye tepkisi ve öngörüsünü ifade etmiştir.

          28 Ocak 1920 de İstanbul Meclis-i Mebusanda “Felah-ı Vatan Gurubunun” öncülüğünde  sunulan teklif “Misak-ı Milli “ kabul edilmiştir. İstanbul’a gelip belirli yerleri konrolde tutan başta İngilizler olmak üzere Meclis-i mebusana baskın düzenlemişlerdir. Celalettin Arif Bey Başkanlığında toplanan Meclis-i Mebusan üyelerini başta Rauf Orbay olmak üzere sürgüne (Malta) gönderilmiştir. Nihayeti 12 Mart 1920 de İstanbul resmen işgal edildi. İstanbul’dan dışarıya çıkış bu işgal devletlerinin iznine tabi hale geldi. Meclis-i mebusanda ki Milli Müdafa-Felah-ı Vatan gurubu milletvekilleri Anadolu’ya geçme kararı aldılar. Mebuslar Meclisi kapandı.

          Mustafa Kemal’in 16 Mayıs 1919 da İstanbul’dan (Karadeniz de Rum isyanları,çıkan karışıklıkları düzeltmek,asayişi sağlamak,Ordu Müfettişi olarak görev ve yetkilerle) 19 Mayıs 1919 da Samsun’a gelişi, Havza – Amasya Genelgeleri,Erzurum ve Sivas Kongreleri,Amasya Görüşmelerrinde alınan kararlar çerçevesinde; TBMM’inde ilk kabul edilen yasa “Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir” ilkesidir. 23 Nisan 1920 de açılan meclis,savaş ve olağanüstü şartlardan dolayı Kuvvetler Birliği ilkesine göre çalışmıştır.

          TBMM’inde 1921-1924 anayasaları yapılmıştır.Ardından 1961,1982 darbe anayasaları yapılmış ve günümüzde 1982 anayasasının büyük bölümü değiştirilmiş anayasa ve Başkanlık Sistemi devam etmektedir.

          Dünyada bir çok devletler vardır. Hakimiyetin kaynağına göre; Monarşik(tek kişi-kıral), Oligarşik (Gurup),Teokratik(dini hükümler),Demokratik (Millet-Halk Hakimiyeti) devletler vardır.Sevr’in(10 Ağustos 1920) reddi ve Milli Mücadelenin kazanılması ardından 24 Temmuz 1923’te yapılan Lozan Antlaşmasıyla,dünya devletleri tarafından Türkiye tanınmıştır. 29 Ekim 1923 ‘te Türkiye Cumhuriyeti (TC) Devleti kurulmuştur.Böylece TC Devletinin hem siyasi hemde hukuki olarak varlığı kabul edilmiştir.

          Milletim azim ve iradesine liderlik eden Mustafa Kemal,oluşturduğu kadrosuyla Milli Mücadeleyi kazanması,Sevr yerine Lozan Antlaşmasının kabul ettirilmesi,Manda ve Himaye yerine Hürriyet ve İstiklal içinde hak kazanılması,yani Türk Milletinin zaferi ile TC Devleti kurulmuştur.

          TBMM’si millet iradesinin tecelligahı olmuştur. İşçi Numan Usta’dan, Tunceli’den gelen Diyap Ağa kadar bütün vatanseverler TBMM’inde ülkelerinin ve miletinin geleceği için kararlar almışlar ve uygulamışlardır.

          Atatürk “Dünyada demokrat doğan yegane millet Türklerdir.” Der. Atatürk bu ifadesiyle ; Türklerin doğuşundan demokrat yapıya ve özelliklere sahip olduğunu işaret eder.

          Orta Asya Türk devletlerinde seçilen boy beylerinden oluşan Kurultay (Meclis) vardı. Devlet yönetimi,ülke ile ilgili konular Kurultay da konuşulur,tartışılır ve karara bağlanırdı.

          Türklerde devlet yönetiminde akıl,bilgi,kavrama,dürüstlük temelinde uygulama önemli idi. Türklerde devlet kavramı ve yaşanması önemlidir. Onun için ‘Allah devletime zeval vermesin’ denir. Devlet millet içindir.Millette devlet içindir. Bu anlayış devletin milletin emrinde ve hizmetinde, milletinde devletin gerçek sahibi olduğunu ifade eder.

          Türk Milleti tarih boyunca başka millet ve devletlerin yaşayış ve kültürlerine hep saygılı olmuştur. Hakim olduğu yerlerde farklı guruplara hoşgörü ve adalet içinde davranmış,serbest bırakmıştır.

          Millet iradesini üstün kılan rejim,demokrasidir.Adalet,hürriyet,eşitlik ve istiklal ancak millet iradesinin hakim olduğu yerlerde olur.

          Osmanlıda,Arap hayranlığı ile birlikte “Etrak-ı bi İdrak” diye aşağılanan Türk Milleti,gerçek kimliğini Milli Mücadele ardından kurulan Milli-Üniter yapıda kurulan TC Devletinde bulmuştur.

          Türk Milleti kendi iradesinin tercihini 23 Nisan 1920’de açtığı TBMM’inde aldığı kararlarla gerçekleştirmiştir.

          Millet hakimiyetinin olmadığı yerlerde kişi,gurup hakimiyeti söz konusudur. Bu ise totaliter-otokrat yapıda diktatörlüğün ifadesidir.

          Atatürk halifelik dahil bir çok teklif almıştır. Ama hiç birisini kabul etmemiştir. Hatta Cumhurbaşkanını halk seçsin teklifine karşı çıkmıştır. TBMM’nin seçmesi daha uygun demiştir. Çünkü; Cumhurbaşkanını halk doğrudan seçerse; ‘ne olsa beni halk seçti diyerek’ her istediğini yapma anlayışına yönelebileceği ikazında bulunmuştur.Konum ve psikolojik ortam itibarıyla tek adam olma fırsatına sahip olmasına rağmen; hep milletine güvenmiş,milletine inanmış,millet iradesini üstün görmüş, tecelligahı meclise önem vermiştir.

          Millet iradesinin kalbi ve beyni TBMM’idir. Millet iradesini temsil eden meclisin devlet yönetiminde ki önemi ve görevi azalır,tek adam ve gurup hakimiyeti etkin olursa,TBMM’si sembolik hale gelir!

          Devlet yöneticileri-insanlar geçicidir. Baki olan devlet ve millettir. Millet hakimiyetinin gerçek anlamda tesis edilemediği yerlerde diktatörlük vardır. Buda yalanın,talanın sultan olduğu,dürüstlüğün garip kaldığı bir durumu ifade eder.

          Dünyada çocukların tek bayramı, Milli Hakimiyet ve Çocuk Bayramı,başta torunum Umut olmak üzere çocuklara ve herkese kutlu olsun. İşte Atatürk’ün farkı!

          Bu vesileyle  başta Büyük Atatürk ve Milli Mücadele arkdaşları,cefakar,vefakar Türk Milletinin şehit ve gazilerini,TBMM’inde görev yapan o dönemin şartlarında görev yapan bütün TBMM’si üyelerini rahmet minnetle anıyorum. Ruhları Şad ,mekanları cennet olsun.

Not; Covid 19 Corona Virüsü etkisini şiddetle devam ettirmektedir. Temizlik,kişisel mesafe,maske takma kurallarına uyalım.Kurallara uymayanları uyaralım. Aşı’yı muhakkak olalım. Önce sağlık!

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ