2020’DE SAĞLIK – GIDA

2020’DE SAĞLIK –  GIDA

zekerriya

HÜR DÜŞÜNCE                                                                     ZEKERİYYA İLLEEZ

                                                     2020’DE SAĞLIK –  GIDA..

          Allah kainatı 6(altı) günde(evrede) yaratmıştır.4,5 Milyon yıl önce dünya yaratılmıştır.Allah son iki milyon yıl içinde su,hava,toprak ile birlikte insanları yaratmıştır.

          Cennette bulunan insanlar’Adem’(Erkek)’,Havva’(Kadın) Şeytan tarafından kandırılması ile ile insanlar cennetten çıkarılmış,dünya hayatı verilere imtihana tabi tutulmuştur.

          Cenab-ı Allah bütün nimetleri,canlı ve cansız varlıkları,vermiş olduğu akıl ve düşüncesiyle(Cüz’i İrade) iradesini kullanıp yaşasın diye hizmetine sunmuştur.

          Allah’ın vermiş olduğu akıl ve düşüncesiyle yaşayan insan,yaşadıklarından sorumludur.

          Allah insanlara iki yolu ifade etmiştir. Rahmani;Sırat-ı Müstakim.Sonu cennet. Şeytani; İblis’in yolu.Sonu cehennem.

          İnsanları aydınlatmak ve iyi,güzel,doğru olan yolu göstermek için peygamberler(Resuller-Nebiler) illahi kurallarını,emir ve yasaklar olarak belirtmiştir. İşte insanlar bütün bunlarla birlikte akıl ve düşüncesiyle yaşayıp,hesabını vermek durumundadır.

          İnsanlar akıl,güzel ahlak,edep içerisinde yaşayıp,hesabını verip,sonucunu kabul edecektir.

          Günümüze kadar Nuh Tufanı olması,Lut kavmi,Semud kavimleri gibi kavimlerin yok olması,Allah’ın göstermiş olduğu Sırat-ı Müstakim yolunda yaşamamaları,nefislerine mahkum olarak dünya saltanatına düşmeleri,yani İblis’in yolunda gitmeleridir.

          İnsanlara sunulmuş olan nimetler liyakatıyla akıl,güzel ahlak,edep içerisinde,Allah’ın göstermiş olduğu çerçevesinde yaşanmaması,insanlığı da felakete götürmüştür.

          Bir çok firavunlar,kırallar şeytani yolda yaşayışlarıyla birlikte,bir çok felakete maruz kalmışlardır. İnsanlık tarihi ibretlik vesikalarla dolu olduğu halde,insanlık; yöneticiler ve yönetilenler hala bunlardan ders almazlar!

          Tarih içerisinde insanlık çeşitli hastalıklara muzdarip olmuştur. Veba,Tifo,Tifus,Kolera,Dizanteri,Verem,Sarılık vb. bir çok hastalık ve salgın hastalıklar yaşamıştır.

          Sorumsuzca yaşayan insanlar bu hastalık salgınların çaresini bulmak için arayışa girmiştir. Cüz’i Hazinesiyle (akıl ve düşüncesiyle) ne,niye, niçin sorularıyla birlikte,sebep-sonuç ilişkisi kurmuş;araştırma,inceleme,deney ve gözlemler sonucu ilme vakıf olmuş, bilimsel çalışmalara girmiştir. İlim hayatında bir çok bilimsel çalışma alanları çıkmıştır. Bunlardan biri de Sağlık-Tıp-Beslenme(Gıda) dir.

          İnsanların çalışmaları sonucu ortaya çıkan ilmi kaynaklar yine insanların hizmetine sunulmuştur.

           Allah insanlara peygamberleri vasıtasıyla göndermiş olduğu ilahi kurallarla;ilimde,irfanda ilerleyerek,bedenen ve zihnen sağlıklı,huzurlu,mutlu yaşamaları için yol göstermiştir.

          İnsanlar Allah’ın vermiş olduğu akıl ve düşüncesiyle oluşturduğu ilmin aydınlığında;sağlıklı,huzurlu yaşaması için okuması,öğrenmesi ve yaşaması gerekir.

          Beden ve ruh olarak yaratılmış olan insan,ömrünü sağlıklı veya sağlıksız yaşar. Ancak arzu edilen sağlıklı,huzurlu,mutlu yaşamak esas hedeftir.

          İşte insanların hayata bakışı,temizlik,gıda durumları,sağlıklı hayat için önam arz etmektedir.

          İman,itikat,ibadet,dua ile birlikte insan;bilinçli,ilmi gelişmelere dikkat ederek yaşamak durumundadır.

          İnsanlık tarihi içinde fikirler,olaylar,kişiler hepsi günümüz geleceğimiz için kaynak olup;tecrübe,ibret ve ders alınması gereken değerlerdir.

          Okumayan,okuduğu halde olgun insan olamayan,cehaletin karanlığında efendi değil,ilmin istirmarcısı dünya hükümranlığı içinde olanların kölesi olanlar,beden ve ruh temizliğinden uzak yaşamaya mahkum olmuşlardır.

          İlim evrenseldir.İnsanın sağlıklı,huzurlu,mutlu yaşaması için olmalıdır. Öyle ki;nefsine mahkum olmuş,dünyanın cazibesine kapılmış, ilmi gelişmeleri;insanları korkutmak,dehşet saçmak,denetim altına almak,beyin yıkamak amaçlı kullananalar,dün olduğu gibi bu günde insanlığı felakete sürüklemişlerdir. Sonunda savaşlar,salgın hastalıklar,doğal afetler ortaya çıkmıştır.

          Tarihte,her olay insana ders verir.Tabi anlayana! Bu derslerde zaman zaman farklıdır.

          2020 de dünyaya baktığımız zaman ne saraylar,ne uçaklar,ne S-400’ler,ne Patriotlar çare olmamıştır. Bir virüs herkesi içeriye hapsetmiştir. Hiçbir şey kendi seyrinde devam etmemiştir. Ne ortaya çıkmıştır? Temizlik,sağlık ve gıda! Dua ve ilim!

          Dünyada ve ülkelerde ki;adaletsizlikler,haksızlıklar,insanların gelişmeden değişmeleri,fuhuş,zina,kadınlara,çocuklara tacizler ve tecavüzler,,israf,kutsal değerlerin (din vb) yaşanmayıp kullanılması.Edepten,hayadan,güzel ahlaktan uzaklaşılması. Allah’ın insanlara verdiği nimetlerin hor kullanılması,tahrip edilmesi,dengesiz ve israf içinde yaşanması felaketlerin sebelerinden diyebiliriz.

          Bir virüsle birlikte ortaya çıkan felaketin sonunda temizlik,sağlık ve gıdanın önemi,dua ve ilmin çare olduğu görülmüştür

          Hala günümüzde  dengesiz ve aşırı uç diyebileceğimiz odaklar dua yeter! Yok canım sadece ilim çözer! Halbuki iki de beden ve ruh gibi birbirini tamamlar. Dua edeceksin.Tedbirini alacaksın(ilmi çalışmalar).Takdiri Allah’a bırakacaksın.

          2020 Yılında insanlar korku veya tedbir amaçlı evlerine kapanmışlardır. Hayatın,zamanın,sağlığın,gıdanın önemini daha iyi anlamışlardır. İnsanlar ibadet yerleri olan camilerine bile gidememişlerdir. Maske,eldiven,kolnya kıymete binmiştir. İnsanlar tefekkür etme,aileleriyle başbaşa kalma imkanı bulmuştur. Hiç kitap okumamışsa kitap okumaya başlamış. Herkes yanlışını,doğrusunu düşünüp,özeleştiriye başlamıştır.

          Ramazan ayında insanlar;dayanışma,yardımlaşma yarışına girmişlerdir. Hürriyetin değerini daha da anlamışlardır. Sanki ‘bir musibet bin nasihatten evladır’sözü gibi.

          Biz Türkler de “Fıt’ıl Tıp” gibi ilmi eserleriyle,dünyada kitapları okutulan İbn-i Sina gibi yetişen bilim adamları günümüze kadar insanlığa hizmet etmişlerdir.

          Tıp alanında Türk Milleti gerke İslam öncesi gerke İslamiyeti kabul ettikten sonra bir çok bilim adamı yetiştirmiştir.Her zaman önde olmonşuzdur.

          Tıp alanında TC Devletimizde her zaman önde olmuştur. Atatürk “Beni Türk Hekimlerine emanet ediniz.” Sözü tıp konusuna önem verişini,Türk Hekimlerine güvendiğini ifade eder.

          Korona 19 Virus salgını sebebiyle İtalya da ‘Türkiye kadar olamadık’ söz ve yazılıarı üzerine İtalya Sağlık ve Bilim Kurulu; Trüklerin sağlık konusunda önceden beri ileri olduğunu örnekler vererek açıklamıştır.

           İtalya Sağlık Kuruluşu açıklamasında; Dünyada gelmiş geçmişen büyük sinir cerrahı Prof.Gazi Yaşargil.

          ALShastalığı üzerinde en önde gelen isim Prof.Hande Özdinler.

           Ülkesinde yüz,kol naklini gerçekleştiren,sonra dünyada ilk rahim nakil ameliyatını gerçekleştiren Dr.Murat Diğitçaylıoğlu.

          Robotla ilk kalp ameliyatını yapan,kalp krizini önceden haber veren Elektonik CİP’ i de bulan Prof.Aybek de Türk.

          Behçet Hastalığını 1937 de bulan,teşhis eden,tedavisini gerçekleştiren Hulusi Behçet.

          Türkler’in geçmişten günümüze kadar tıp alanında deneyim ve hizmetleri derindir.

          Göktürkler de Hekim Biguta,Karluklar da Hekim Haruna MS.728’li yıllar.

          Müzikle ilk tedaviyi,dünyada ilk çadır hastanelerini kuranlar (10.11.12. yy.larda)Selçuklu Türkler’idir.

          1037 senesinde vefat eden İbn-i Sina Hekimlerin Hükümdarı olarak İtalya okulların da okutulmuyor mu? Karaciğer ve Sarılık hastalığını,mikrobu tanımlayan İbn-i Sina’dır.

          Fatih’in manevi hocası Akşemseddin en bulaşıcı hastalıklar hekimi olup,mikrobun mucidiydi!

          İtalyan Sağlık Kurumunun tesbiti ve beyanı bu şekilde!

          Temiz olalım.Beden ve ruh dengesi içinde,sağlığımıza dikkat edelim. GDO’lu değil tabi ola-yerli ürünlerle beslenelim!

          Ne oldum delisi olup,israfa düşmeyelim.Sahip olduğumuz nimetleri hor kullanmayalım Haramı,helali kul hakkını bilelim Münafıkça yaşamayalım,dürüst olalım.

          Bedenende ibadet ayı olan Ramazan da;sağlığımızın,gıdanın kıymetini, aç insanın halini iyi anlayalım.

          Ramazan Bayramımız hüzünlü de olsa,her olayın insanlar için ibret ve ders olduğu düşüncesiyle ve ileride sağlıklı,huzurlu,mutlu zamanların geleceği umuduyla yaşayalım.

          Öncekiler gibi bu zaman dilimi de geçecektir. Allah’ın lütfuyla sağlıklı,huzurlu,mutlu yarınlar muhakkak gelecektir.

          Allah her şeye kadir ve hakimdir.O hikmet sahibidir.O her şeyi görür ve bilir.

          Allah bütün musibetlerden kurtarsın ve korusun.Amin.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ