İSTİSMARLARIN ZARARLARI(2)

İSTİSMARLARIN ZARARLARI(2)

zekerriya

HÜR DÜŞÜNCE                                                                       ZEKERİYYA İLLEEZ

Zekeriyya_illeez@mynet.com                                        Em.Uz.Sosyal Bil.(Tarih)Öğretmeni

                                                 İSTİSMARLARIN ZARARLARI(2)

         Diğer taraftan Cumhuriyetin tesisi ile birlikte,kendi hükümranlıklarının azalacağını ve kalmayacağını düşünen güçler;bir takım dini motivasyonlar kullanarak,olayları istismar ederek;kin ,haset,husumet,nefret tohumları ekerek,Cumhuriyete karşı bir taban oluşturmaya çalışmışlardır. Zaman içinde oluşan bu guruplar,kendilerine uygun ortamlarda seslerini yükseltmişlerdir. Zaman zaman da tahriklerle karşı karşıya getirilmeye çalışmışlardır.

          Gerçek Cumhuriyetçi olanlar bedellerini ödemiş,T.C. Devletimiz gerçek sahiplerinin omuzlarında;Atatürk’ün vefatı ardından, Atatürkçü gibi görünen malum gurup insiyatifinde;Milli Mücadele,yapılan inkılaplar,ortaya çıkan olayları açık seçik(Ayan beyan)  ortaya konması önlenince;bilgi yokluğu veya olan yanlış bilgilerin etkisi ile tepki toplumu ortaya çıkmıştır.

           Çakma Cumhuriyetçilerin bilgilenme ve doğruları öğrenmenin kendi hüküğmranlıkları zarar verceği düşüncesiyle hareket etmeleri;bu durumu değerlendirmye çalışan dinci(dindar olmayan) guruplar;kaynağı berrak olmayan,şüpheli,telkinlere dayalı bilgilere yönelenleri Cumhuriyete,rejime karşı kullanmayı başarmışlardır.

          Mesela; 14 Mayıs 1950 de  iktidar olan DP-Menderes Hükümeti döneminde Ticaniler Atatürk büstlerine saldırmışlardır. Menderes Atatürk’ü koruma kanunu çıkarmış,buna dinci guruplar karşı çıkmıştır.

          Menderes,ezanı asıl dili okunmasını sağlamış,bu sefer de malum çakma Cumhuriyetçiler tarafından tepkiyle karşılanmıştır.

          Bu iki gurup ne zaman devlet yönetiminde etkin hale gelmiş ise; ülke zor durumda kalmıştır.

          Bu iki gurupta uluslar arası güçlerin kullanabileceği ve değerlendirilebileceği alan,topluluklar olmuştur.

          Atatürk’ün vefatına kadar malum bu güçler bir çok denemelere rağmen istedikleri ölçüde etkili ve muktedir olamamışlardır.

          Atatürk’ün vefatı ardından bu guruplar,uluslar arası müdahalelerle devletin derin güçlerinde yer almaya başlamışlardır.

          Bu çakma Cumhuriyetçiler,Atatürk’ü de maske yapmışlar,hatta gerçek Cumhuriyetçileri de Atatürkçülük adına yanlarına  alarak kullanmışlardır. Bu derin yapılanmada kendilerine boyun eğmeyen iktidarlara karşı sızmış oldukları veya yerleşltikleri siyasi kurum,askeri kurum,yargı kurumu gibi kurumları kullanarak darbe ortamları oluşturmuşlardır. Mesela;27 Mayıs 1960 darbesi Atatürk adına yapılırken,Atatürk’ün Anayasası ortadan kaldırılmıştır. Bunlara boyun eğmeyen Menderes ve arkadaşları asılmış,Demirel de defalarca hükümetten düşürülmüştür.

          27 Mayıs’ın derin güçleri,istedikleri olmayınca,ideolojik yapılanmaları el altından teşvik ve telkinle oluşturmayı başarmışlardır. 27 Mayıs’a tepkili olanlar AP(Adalet Partisi) ‘in de toplanmışlardır. AP’ni bölerek ve zayıflatarak,çöreklendikleri ve istedikleri siyasi yapıyı iktidar yapmak istemişlerdir.

          Çakma Cumhuriyetçiler ile dini siyasete alet edenler,demokratlara karşı yanyana gelmişler,hatta Türkçü gurupları yanlarına çekmeyi başarmışlar,ancak halkın iradesine hükmedememişlerdir. Demirel”Okula,Camiye,Kışlaya siyaseti sokmayalım” demiş,liyakata dayanmayan atamalara izin vermemiştir. Bir taraftan çakma Cumhuriyetin hedefi olurken;dincilerinde hedefi olmuştur. Bunların devlette kadrolaşmasına izin vermediği için bir çok (Mason,Siyonist vb) iftiralara maruz kalmıştır.

         Zamanla ideolojik kalıplar içinde olan çakma Cumhuriyetçiler,çakma Türkçüler,çakma dindarlar(dinciler),çakma Demokratlar ne zaman bir araya geldilerse ülke uçuruma sürüklenmeye,uluslar arası güçlerin projeleri etkili olmaya başlamıştır.

          Kendi dışında mağdurları kabul etmeyen ama her olayı istismar ederek,mağduriyet edebiyatı yapan bu guruplar;hep güç elimizden giderse korkusuyla efendilerine hizmet için her türlü hile ve sahtekarlıklara girmişlerdir.

          Oysa Atatürk ve din siyaset üstü kişi ve kurumlardır. Siyasi amaçlar için kullanılan değil yaşanması gereken değerlerdir.

          Ülkemize ve milletimize en büyük zararı çakma Cumhuriyetçiler- çakma Atatürkçü geçinenler,dini her alanda istismar eden dinciler vermiştir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ