EMANET

HÜR DÜŞÜNCE                                                                             ZEKERİYYA İLLEEZ

                                                                      EMANET

          Emanet; maddi ve manevi bir şeyin sorumluluklarını güven temelinde,bir kişi veya kuruma,aslına dönene kadar süre içinde  bırakılma işidir.

          Emanet aslında dürüstlüğü,doğruluğu,güvenilirliği,sadakati

Güzel ahlakı ihtiva eder.

          Emanete ihanet etme veya etmeme sözcüğü,günümüz toplumuna gelen bir süreç içerisinde önemli yer tutar

          Türk Milletinde-kültüründe emanete ihanet etmek büyük suçtur..Emanete ihanet etmemek büyük bir haslettir.

          Türk Milletinin İslamiyeti kabul etmeden önce var olan bu haslet,İslamiyetin kabulü ile birlikte dahada zenginleşerek yaşanmıştır ve yaşanmaya devam etmektedir.

          İnsanlık tarihi içinde,ne zaman güzel ahlak yok olmuş;riya,yalan,bencillik çoğalmış,o toplum daima kötü anılmıştır. Günümüz deyimi ile böyle toplum,cehaletin karanlığında,zalim ve zulmün etkili olduğu toplumlardır..

          Bir eşya,çocuk,mal,para gibi değerli,belirli zaman dilimi içinde,güven duygusu temelinde ki emanetlere ihanet etmek,o insanın kimliğinin ve kişliğinin ne olduğunu ifade eder. Mesela; Bağ ve bahçe  emaneten kalmışsa,bunu hile ve oyunlarla,varislerin rızası olmadan,kendi mülkiyetine almaya teşebbüs etmek; hem kendine hemde varislerine en büyük kötülüktür. Bunda kul hakkı vardır.

          Emanete sahip çıkan,koruyan,ihanet etmeyen kişiler  El Emin’ tıpkı  Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa gibi emin olunan kişi olarak anılır.

          İnsanlarda ki söz,kalp,beyin trafiği uyumlu-aynı olmalıdır. Yani özü,sözü,davranışı uyumlu olmalıdır.

          Yalan,riya nefsin emrindedir. Nefis de Şeytan’ın emrindedir. Böyle durumda  insanlar,Şeytan’a hizmet eder..Emanete ihanet eder.

          Allah’ın insanlara vermiş olduğu akıl ve bilim temelinde;iyilik,güzellik,doğruluk içinde olan insanlar,emanete ihanet etmezler.

          Yaşadığımız dünyada etrafımıza baktığımız zaman,ondan emin olduğunuz kaç kişi vardır?

          Düşünün ki en sade vatandaşından,öğretmeninden,en yüksek makama erişmiş yöneticilerin idol durumları insanlara güzel örnek,güvenilirlik yapısı oluşturmuyorsa; o toplum yalanın,talanın,zalimin hükmettiği dürüstlüğün-güven duygusunun garip kaldığı toplumlardır..

          Emanet edilebilecek insanlar ne kadar çoğalabilirse;o toplum alimlerinin cahillerin elinde’-sözünde oyuncak olmadığı bir toplum olur. Böyle toplumlarda  cehalet,yalan,talan,zalimlik hükmetmez;hak yerini bulur,batıl zail olur.

         Kültürüne,milli benliğine sahip toplumlarda,tıpkı diğer hasletleri gibi “emanete ihanet edilmez” insanlar hasletini sadece söylemez,yaşar!