ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ VE (CUMHURBAŞKANLIĞI) BAŞKANLIK SİSTEMİ (3)

HÜR DÜŞÜNCE                                                                       ZEKERİYYA İLLEEZ

Zekeriyya_illeez@mynet.com                                        Em.Uz.Sosyal Bil.(Tarih)Öğretmeni

                                ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ VE (CUMHURBAŞKANLIĞI)

                                                         BAŞKANLIK SİSTEMİ (3)

          Gaflet ve dalalete düşmeden,akıl ve bilim temelinde,Türk Milletinin özelliklerine ve güzelliklerine uygun bir sistemi daha da güçlendirmek yerine,niçin rejim değişikliğine tevessül edilmektedir?

          Bu konuda darbe anayasasının 18 maddesi değiştiriliyor. İstenen Başkanlık Sisteminde  Cumhurbaşkanı savaş çıkarabilecek,kararname yayınlayabilecek,partili olması durumunda vekilleri kendi belirleyecek,kuvvetler ayrılığı olmayacak,meclisin hukukçuları seçmesi gerçekleşecek. Cumhurbaşkanı meclisi feshedip ülkeyi seçime götürebilecek. İki dönem hak olmasına rağmen,8. Veya 9.senesinde erken seçim istediğinde bir beş yıl daha,bu seçimi 3(üç) döneme çıkarabilecek.Cumhurbaşkanının partisi mecliste 300 milletvekilinin altında olursa,çift başlılık olacaktır. Yani durum iç açıcı değil,vahim!

          Şayet milletvekili sayısı 600 olursa; 301 milletvekili ile soruşturma önergesi verilebilecek. 360 oyla “Soruşturma Konisyonu” kurulabilecek,401 oyla 401 oyla Cumhurbaşkanı “Yüce Divana” sevk edilebilecektir.

          Bu sistemde milletvelleri kanun teklifi ile yasama faaliyetlerini yerine getirecektir. Önceden bu iş kanun taslak ve tasarı olarak Bakanlar Kurulu tarafından yerine getirilmekte idi. Meclis kanun teklifleri üzerinde çalışma dışında somut tek yetkisi sadece 75 gün içinde Cumhurbaşkanı tarafından hazırlanan bütçe yasa teklifini müzakere ve onaylama yetkisidir.

          Milletvekilinin 550 den 600’e çıkarılması,seçilme yaşının 25 ten 18’e düşürülmesi makyaj işidir! Temsilde adalet sağlayacak değişiklik söz konusu değil. Yani baraj devam edecek,yüksek baraj ve daraltılmış bölge yoluyla Cumhurbaşkanının  partisinin mecliste mutlak çoğunluğu elde etmesi ve devam etmesi sağlanacaktır.

          Cumhurbaşkanını 401 oy sayısıyla denetleyebilecek bir meclis Danışma Meclisine dönüşecektir.

          Siyasi partilerin mahalli seçimlerde etkili olabileceği milletvekillerinin yetkilerinin “Belediye Meclisi Üyelerinin” yetkileri kadar bile olamayacaktır.

          Milletvekillerinin isteklerini kendi içinden çıkmamış,güven oyu almamış bakanlara ulaşabilmesi mümkün olabilecek mi? Bırakınız bakanları,bürokratlara ulaşabilecekler mi?

          Bu sistemde başkanın partisi dışında ki partiler tabela partisi durumuna düşecektir.

          Bu sistem de bağımsız sermaye, hür basın,sivil toplum örgütleri ve farklı düşünen kesimlerde,sistem sahiplerine teslim olmadan varlıklarını devam ettiremezler!

DEVAM EDECEK